|
|
|
|
türkiyenin coğrafi bölgeleri |
|
|
1941 yılında Ankarada toplanan Birinci Coğrafya Kongresi, uzun süren çalışmaları sonunda Türkiyeyi yedi coğrafi bölgeye ayırmıştır. Adı geçen kongrenin çalışma larında; Türkiyenin üç tarafının denizle çevrilmiş olması, uzun kenarları boyunca kıyıya paralel dağ sıralarının bulunuşu, bu dağların yüksek, ama az engebeli olan orta kesimi deniz etkisinden ayırması, bu yüzden kıyı şeridiyle iç kesimler arasında iklim, doğal bitki örtüsü, tarım çeşitlerinin dağılımı ve bunların ulaşım sistemlerine ve konut tiplerine etkisi gibi etmenler göz önünde tutulmuş ve Türkiyenin dört kenar bölgeyle üç iç bölgeye ayrılması mümkün olmuştur. Tespit edilen yedi bölgeden ilk dördü ne komşu olduğu denizin adı verilmiştir (Karadeniz, Marmara, Ege ve
Akdeniz Bölgeleri). Diğer üç bölge de Anadolu bütünü içindeki yerlerine göre adlandırılmıştır (İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri).Türkiye dünyanın önemli deprem kuşaklarından biri olan Alp-Himalaya kuşağı üzerinde yer almaktadır. Ülkeyi baştan başa kateden Kuzey Anadolu fayı başta olmak üzere, Türkiyede daha çok sayıda aktif fay bulunmaktadır. Kuzey Anadolu Fayı üzerinde son yüzyılda, 1939da Erzincandan başlayan ve doğudan batıya doğru, fay parçaları boyunca düzenli bir seyir izleyen 7 büyük deprem olmuştur
Ağustos 1999 tarihinde, merkez üssü İzmit olan 7.4 şiddetindeki son Marmara depremi de, Kuzey Anadolu fayının Doğu Marmara bölümünde gerçekleşmiştir. "Asrın felaketi" olarak nitelendirilen Marmara depremi, 1939 Erzincan depreminden sonra Türkiye tarihinin en büyük depremidir. Türkiyenin en fazla nüfus yoğunluğuna sahip geniş bir bölgesinde meydana gelen Marmara depremi, en fazla İzmit, Yalova, Sakarya ve Bolu illerinde olmak üzere İstanbul, Eskişehir, Bursa ve Zonguldak gibi çevre illerde de çok sayıda can kaybı ve hasara yol açmıştır. 15 binin üzerinde kişinin hayatını kaybettiği depremde, 25 bini aşkın bina yıkılmış, 200 bin civarındaki konut ve işyeri de hasar görmüştür. Depremden hemen sonra harekete geçen Türk hükümeti, depremin yaralarını sarmak için seferber olmuştur. Başta Almanya, ısrail, Yunanistan ve Rusya olmak üzere toplam 83 ülke kurtarma ekipleri ve çeşitli yardım malzemeleri göndermiş, depremden zarar görenlere yardım amacıyla Türkiyede ve dünyanın birçok ülkesinde, gerek hükümetler gerekse sivil toplum örgütleri bünyesinde yardım kampanyaları başlatılmıştır. Deprem sonrasında meydana gelen bu uluslararası dayanışma ve duyarlılık, Türk halkının tamamı tarafından takdir ve şükran duyguları ile karşılanmıştır.
* Marmara Bölgesi
Marmara Bölgesi, Balkan Yarımadası ile Anadolu arasın da bir geçiş alanı oluşturur. Avrupa ve Asya bu bölgede birbirine bağlanır. Yaklaşık 67.000 km2lik yüzölçümüyle ülke yüzeyinin %8,5ini kaplar. Adını bütünüyle toprakları içinde kalan ve boğazlar aracılığıyla Karadeniz ve Ege Denizine açılan aynı adlı iç denizden alır. Ege kıyıları açığında yer alan Bozcaada ve Gökçeada (İmroz) da Marmara Bölgesi alanına girmektedir. Marmara Bölgesi doğuda Karadeniz ve İç Anadolu Bölgeleri, güneyde Ege Bölgesi, kuzeybatıda da Yunanistan ve Bulgaristan ile çevrilidir. Diğer bölgelerde olduğu gibi, Marmara Bölgesinin sınırları da her yerde il sınırlarına uymaz. Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, İstanbul, Kocaeli ve Yalova illeri bütünüyle bölge sınırları içindedir. Sakarya, Bilecik, Bursa, Balıkesir ve Çanakkale illerinin bazı toprakları ise Ege ve Karadeniz Bölgelerinin sınırları içinde yer alır. Marmara Bölgesinin halkı geçimini sanayi, ticaret, turizm ve tarımdan sağlar. Türkiyenin başlıca sanayi bölgesidir. Bölgedeki en gelişmiş sanayi alanı İstanbul-Bursa-İzmit eksenidir. İlkçağdan beri önemli bir ticaret merkezi olan ve kıtalararası ulaşım yolları üzerinde bulunan İstanbul, bölgeye ülke çapında bir üstünlük sağlar. Bölgenin diğer yörelerinde de yaygın sanayi faaliyetlerine rastlanır. ıretilen başlıca sanayi malları arasında işlenmiş gıda, dokuma, hazır giyim, çimento, kağıt, petrokimya ürünleri, beyaz eşya, gemi ve yat sayılabilir. Bölgede aynı zamanda tarım da çeşitlenmiştir. Ekili alanların yaklaşık yarısı buğday tarlalarından oluşur. Buğdayı şekerpancarı, mısır ve ayçiçeği üretimi izler. Türkiyenin ayçiçeği üretiminin yaklaşık %73ünü, mısır üretiminin yaklaşık %30unu gerçekleştiren bölgenin sebze ve meyve üretimi de önemli bir miktarı bulur. Mısır üretiminde Karadeniz Bölgesinden sonra ikinci sırada yer alan bölge, zeytin üretiminde de Ege Bölgesini izler. Sofralık Gemlik zeytinleri ünlüdür. Bağcılık konusunda da gelişmiş olan bölgede, Tekirdağ, Şarköy, Mürefte, Avşa ve Bozcaada üzüm ve şarap larıyla tanınır. Avrupanın güneydoğusunda yer alan Marmara Bölgesi, dünyanın en güzel manzaralarına, önemli mimarlık ve sanat eserlerine sahiptir. Marmara Denizindeki adalar, yarımadalar ve koylar, bölgedeki dağlar ve ormanlar ile kentlerde tarih ve doğa içiçedir. Birçok büyük uygarlığın doğduğu ve gelişip kök saldığı bu bölge, iki kıta arasında geçiş yapan kavimlerin göç yollarını oluşturmuştur. Bu ka vimlerin ve bölgeye yerleşen ulusların bıraktıkları izlere adım başında rastlamak mümkündür. Eşsiz doğal ve tarihi değerlere sahip olan bölgede turizm de çok gelişmiştir. Her yıl bölgeye önemli sayıda turist gelmektedir. Bölge Türk turizminin ülke genelinde finans, yatırım, eğitim ve operasyon merkezidir.
* Ege Bölgesi
Ege bölgesi Türkiyenin denize doğru geniş bir biçimde açılan tek bölgesidir. Yaklaşık 79.000 km2lik yüzölçümüyle ülke topraklarının %11ini kaplar. Anadolunun batısında bulunan bölge, adını komşu olduğu denizden alır. İzmir, Aydın, Manisa, Kütahya ve çok küçük bazı kesimleri dışında Uşak illeri tamamen bölge içinde kalır. Muğla, Denizli ve Afyon illerinin bazı toprakları ise Akdeniz ve İç Anadolu bölgelerinin sınırları içerisindedir. Aynı şekilde, Marmara bölgesinde yer alan Balıkesir ilinin Ege kıyıları ile Bursanın bazı ilçeleri Ege bölgesine taşar. Ege Bölgesi sanayi etkinlikleri bakımından Marmara Bölgesinden sonra ikinci sırada yer alır. Tekstil, gıda ve otomotiv sanayii başta olmak üzere makina, yedek parça ve diğer sanayi kuruluşları İzmirde, yağ sanayii Ayvalık ve Edremit yöresinde yoğunlaşmıştır. Uşak, Kütahya ve Afyonda şeker, Kütahyada azot fabrikaları vardır. Pamuklu dokumacılık İzmir, Uşak, Aydın, Nazilli ve özellikle Denizlide yaygınlaşmıştır. Denizli, tüm bölgenin en önemli tekstil merkezi olup buradan yurtdışına ihracat yapılmaktadır. Halıcılık ise İç Batı Anadolu kesiminde Uşak, Kula, Gördes, Simav ve Demircide gelişmiştir. Afyon, mermeri ve mermer üretim tesisleriyle tanınır. İzmir Körfezindeki Çamaltı Tuzlası, Türkiyenin en önemli tuz üretim merkezidir. Bölge Soma, Tunçbilek ve Yatağandaki termik, Kemer ve Demirköprüdeki hidroelektrik santralleriyle Türkiyenin toplam elektrik üretimine önemli katkılarda bulunur. İzmir yakınlarındaki Aliağada büyük bir petrol rafinerisi vardır.Ege Bölgesinde ekili ve dikili alanlar büyük yer kaplar. İç Batı Anadolu bölümünde, meyvecilik ve bağcılık ağırlık kazanır. Türkiyenin tütün üretiminin yarısından çoğunu Ege bölgesi karşılar. Bölgenin, ülkenin toplam pamuk üretimindeki payı ise üçte bire yakındır. Gediz Ovasının kurutularak yurtiçi ve özellikle yurtdışına ihraç edilen çekirdeksiz üzümü, Büyük Menderes Ovasının inciri ve Edremit Körfezinin zeytin ve zeytinyağı üretimi bölge ekonomisine büyük katkıda bulunur. Bölge, Türkiye üzüm üretiminin üçte birinden fazlasını, incir üretiminin ise beşte dördünü karşılar. Türkiyedeki zeytin ağaçlarının %48i bu bölgededir. Turunçgiller de bölgenin önemli bir ihraç ürünüdür. Turizmin oldukça geliştiği Ege Bölgesi, ülke ekonomisine önemli bir katkı sağlar. Bodrumlu ünlü tarih yazarı Heredotun deyimiyle "Dünyanın en güzel gökyüzüne ve en iyi iklimine sahip" Ege kıyıları boyunca körfezler, yarımadalar, koylar, adalar ve ince kumlu plajlar ardarda sıralanır. Asırlar boyu sayısız mitolojik olaylarla içiçe yaşamış olan bölgede, adım başı tiyatroları, mabetleri, agoraları ve kaleleri ile ünlü antik kentlere rastlanır. Bu kentler zaman tünelinde gerçekleştirdikleri kent planlamaları ve felsefe, tıp, matematik, astronomi, mimari ve diğer sanat alanlarındaki başarılı performansları ile Batı uygarlığının temelini oluşturmuşlardır.
* Akdeniz Bölgesi
Akdeniz Bölgesi, adını komşu olduğu denizden alır. Bölge genişliği 120180 km arasında değişen bir şerit halinde, batıda Köyceğiz dolaylarından başlayarak, doğuda Hatay ilinin bitim noktası olan Basit Burnu yakınına kadar sokulur. Yaklaşık 120.000 km2 lik yüzölçümüyle Türkiyenin toplam yüzölçümünün yaklaşık %15ini oluşturur. Hatay, Adana, İçel, Antalya, Isparta, Burdur ve Kahramanmaraş ilinin büyük bir bölümü Akdeniz Bölgesindedir. Ayrıca Muğla ilinin Köyceğiz, Dalaman, Ortaca ve Fethiye ilçeleri de Akdeniz Bölgesine girer. Akdeniz Bölgesinde tarım ve sanayi geniş yer tutar. Bölgenin kıyı kesimlerinde son yıllarda sanayi bitkileri ekimine geniş yer verilmekle birlikte, tahıl tarımının büyük önem taşıdığı görülür. Nitekim Akdeniz Bölgesindeki ekili alanların yaklaşık üçte ikisi tahıl tarlalarıyla kaplıdır. Tahıl ürünleri arasında, bölgenin bütün illerinde buğday başta gelir ve onu arpa izler. Sanayi bitkilerinden pamuk, bölgenin ana gelir kaynağıdır. Bölgenin pamuk üretimi, Türkiye üretiminin üçte ikisi kadardır. Hatay ili ve Göller Bölgesinin bazı kesimlerinde tütün tarımı yapılmaktadır. Akdeniz Bölgesinde meyve ve sebze yetiştirilen dikili alanlar da büyük yer tutar. Turfandacılık, son yıllarda ulaşımın gelişmesine dayalı olarak çok ilerlemiştir. Meyvecilikte ilk sırayı turunçgiller alır. Türkiyenin turunçgiller üretiminin beşte dördünden fazlası Akdeniz Bölgesinde gerçekleşir. Muz ise yanlızca bu bölgeye özgü bir meyvedir. Bölgenin en hızlı sanayileşen kesimi Çukurovadır. Çukurova aynı zamanda Türkiyenin de başlıca sanayi merkezleri arasında yer alır. Adanadaki çeşitli sanayi kolları (özellikle tekstil) yanında, Akdeniz Bölgesinin başlıca sanayi tesisleri arasında; Mersin Petrol Rafinerisi (ATAŞ), İskenderun Süperfosfat ve Demir Çelik Fabrikaları, Antalya Ferrokrom ve Seydişehir Alüminyum fabrikaları sayılabilir. Akdeniz Bölgesi, özellikle Antalya Körfezi çevresindeki doğal ve tarihsel zenginlikler sayesinde, Türkiyenin en önemli turizm merkezi olmuştur. Antalya körfezi çevresinde, hiçbir Akdeniz ülkesinde rastlanmayacak ölçüde doğaya saygılı, modern ve son derece gelişmiş mimari konumlarıyla çeşitli tatil köyleri ve oteller yer alır.
* İç Anadolu Bölgesi
İç Anadolu Bölgesi Türkiyenin merkezinde bulunan İç Anadolu Bölgesi, 151.000 km2lik yüzölçümüyle Türkiye topraklarının yaklaşık %19unu kaplar. Bölge Doğu Anadoludan sonra Türkiyenin ikinci büyük bölgesidir. Nevşehir, Aksaray, Kırıkkale ve Kırşehir illeri bütünüyle bölge içinde kalır. Diğer illerin bazı toprakları ise Karadeniz, Akdeniz ve Doğu Anadolu bölgelerine taşar. İç Anadoluda, tarım ve hayvancılık önemli bir gelir kaynağıdır. Türkiye tahıl üretiminin yaklaşık üçte biri bu bölgeye aittir. Tahıl türlerinden en fazla buğday üretilir. Buğday üretimi bakımından Konya ilk sırada yer alır. İkinci sırada ise Ankara gelir. Bölgede genellikle makarna, bulgur ve irmik yapımına elverişli sert buğday yetiştirilir. Baklagillerden en çok fasulye ve nohut, az miktarda da mer cimek ekilir. Türkiyenin patetes üretiminin üçte biri yine bu bölgede gerçekleşir. Sanayi bitkilerinden ise en fazla şekerpancarı üretilmektedir. Bağcılık ve meyvecilik bakımından Konya, Ankara, Niğde, Nevşehir ve Kayseri illeri önemlidir. İç Anadoluda daha çok orta ve küçük sanayi tesisleri bulunmaktadır. Halıcılık Kayseri, Sivas ve Konya yörelerinde yoğunlaşmıştır. Bölgenin başlıca sanayi kuruluşları Ankara, Eskişehir, Kayseri, Sivas, Konya, Kırıkkale ve Çorum gibi merkezlerde toplanmıştır.
* Karadeniz Bölgesi
Karadeniz Bölgesi, yaklaşık 141.000 km2lik yüzölçü müyle ülke yüzeyinin %18ini kaplar. Adını ve özelliklerini komşu olduğu denizden alan Karadeniz Bölgesi, doğuda Gürcistan sınırı ile batıda Adapazarı Ovasının doğu kenarı arasında uzanır. Artvin, Rize, Trabzon, Gümüşhane, Bayburt, Giresun, Ordu, Samsun, Amasya, Sinop, Kasta monu, Zonguldak, Bartın ve Bolu illeri bütünüyle bölge sınırları içinde kalırken, İç Anadolu Bölgesi sınırları içinde bulunan Artova ilçesi dışında Tokat ilinin tamamına yakın kesimi de yine Karadeniz Bölgesine girer. Çorum ilinin yarısı İç Anadoluda, diğer yarısı da Karadeniz Bölgesindedir. Coğrafi özellikler bakımından bölge doğu, orta ve batı olmak üzere üç bölüme ayrılır.
Karadeniz halkının büyük çoğunluğu geçimini topraktan sağlar. Bölge tarımının en önemli özelliği, diğer bölgelerdeki başlıca tahıl türü olan buğdayın yerini bu bölgenin kıyı kesimlerinde mısırın almasıdır. Nitekim Türkiyenin mısır üretiminin üçte birinden fazlası Karadeniz Bölgesinde gerçekleştirilir. Kıyı dağlarının gerisindeki ovalarda ise daha çok buğday ekilir. Bölgede arpa da önemli bir tahıl ürünüdür. Kızılırmak ve Yeşilırmak deltaları ile Gökırmak vadisinin Boyabat kesimi ve Devrez Vadisinin Tosya kesiminde pirinç yetiştirilir. Baklagiller üretiminde ilk sırayı fasulye, sanayi bitkilerinde ise şekerpancarı alır. Bölgede yetiştirilen diğer ürünler arasında patates, soğan, ayçiçeği ve kendir yer alır. Türkiyede yanlızca Doğu Karadenizde yetişen çay ise bölgenin en önemli ürünlerindendir. Karadeniz Bölgesinin özellikle doğu kesiminin başlıca meyvesi fındıktır. Karadeniz kıyı şeridi fındık ağaçlarıyla kaplıdır. Rize kesimlerinde seyrek olan fındıklıklar Trabzon kesiminde sıklaşır, Giresun ve Ordu illerinde en yoğun halini alır. Elma üretimi de oldukça fazla olan bölgede son yıllarda kivi ve avokado gibi meyveler de yetiştirilmeye başlanmıştır.
Karadeniz Bölgesindeki başlıca sanayi kuruluşları Karabük ve Ereğlideki demirçelik tesisleri, Çatalağzı Termik Santrali, Zonguldak çevresindeki taşkömürü havzaları, Murgul bakır üretim tesisi ve bölgenin çeşitli kesimlerindeki şeker, kağıt, sülfirik asit, bitkisel yağ, çay, fındık kırma ve fındık ürünleri, balık unu ve sigara fabrikalarıdır.
* Doğu Anadolu Bölgesi
Doğu Anadolu Bölgesi Türkiyenin en büyük coğrafi bölgesi Doğu Anadoludur. Yaklaşık 163.000 km2lik yüzölçümüyle ülkenin %21ini kaplar. Karadeniz, İç Anadolu, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri ile komşudur. Ayrıca Gürcistan, Ermenistan, Nahcivan, İran ve Irakla da sınırı vardır. Doğu Anadolu Bölgesi Türkiyenin en yüksek ve engebeli bölgesidir. Ortalama yükseklik 2000 m dolayındadır. Bölgede Türkiyenin en yüksek dorukları yer alır; Ağrı Dağı 5137 m, Cilo Dağındaki Reşko zirvesi 4135 m ve Süphan Dağı 4058 metredir. Yüksek ve dağlık oluşu, dağ sıraları ile denizden ayrılmış bulunması, Doğu Anadoluda yıllık ortalama sıcaklığın düşük olmasına ve kışların sert geçmesine yol açar. Bölge kar yağışlı ve yerin karla örtülü olduğu gün sayısı bakımından diğer bölgelerden farklıdır. Kars ve Erzurumda yerin karla örtülü olduğu günlerin sayısı yaklaşık 90 gündür. Doğu Anadolu Bölgesindeki ekonomik etkinliklerin başında hayvancılık ve tarım gelir. Bölgede otlakların fazla yer tutması hayvan varlığını artırmış ve hayvansal ürünler üretimine ağırlık verilmiştir. Nitekim bölgenin hayvansal ürünler üretimi, Türkiyedeki toplam üretimin dörtte biri kadardır. Doğu Anadolunun kuzeydoğu kesimindeki KarsArdahan yöresinde iyi cins sığır yetiştirilmektedir. Doğu Anadoluda tarıma elverişli alanlar sınırlıdır. Bölge topraklarının ancak onda biri ekilebilir niteliktedir. Ekili alanların %90dan fazlası tahıla ayrılmıştır. Tahıl türleri arasında buğday birinci, arpa ikinci sıradadır. Buna karşılık sanayi bitkileri ekimi pek yaygın değildir. Ekilen başlıca sanayi bitkileri arasında pamuk, tütün ve şekerpancarı yer alır. Şekerpancarı ekimine, bölgede şeker fabrikalarının yapımından sonra başlanmıştır. Meyve ağaçları, yüksek kesimlerde neredeyse bütünüyle ortadan kalkar. Buna karşılık soğuktan korunmuş bazı çukur ovalarda çeşitli meyveler yetiştirilir. Erzincan, Malatya ve Elazığ ovaları bu bakımdan önemlidir. Van Gölü çevresindeki dar şeritte de iyi cins meyve yetiştirilir. Aras Vadisinin Kağızmandan aşağıda kalan kesimi ve Iğdır Ovası da meyve ağaçlarının yoğunlaştığı yörelerdir.
* Güneydoğu Anadolu Bölgesi
Güneydoğu Anadolu Bölgesi, yaklaşık 75.000 km2lik yüzölçümüyle Türkiyenin toplam %9.7sini kaplar. Doğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerine komşudur. Ayrıca Suriye ve Irak ile sınırı vardır. Diğer coğrafi bölgelerde olduğu gibi, bölge sınırları il sınırlarıyla üstüste gelmez. Çok küçük bazı kesimleri dışında Şanlıurfa ve Mardin illeri tümüyle bölge içinde kalır. Diğer illerin bazı bölümleri ise Doğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde yer almaktadır. Güneydoğu Anadolu Bölgesi, kara iklimi koşullarıyla Akdeniz iklim koşullarının etkisi altındadır. Uzun süren yazlar çok sıcak ve oldukça kurak geçer. Kışlar soğuk ve yağışlıdır. Son yıllarda Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında bölgeye yapılan baraj gölleri sayesinde yöre ikliminde bazı değişiklikler yaşanmaktadır. Yaz aylarında hava kuraklığı oranında azalmalar olmuş ve yağışlar artmıştır. Güneydoğu Anadolu Bölgesi, tarım ekonomisi bakımından daha çok İç Anadolu Bölgesine benzer. Akdeniz iklimine benzerliği nedeniyle bitkisel ürünlerde çeşitlenmenin görüldüğü Gaziantep yöresi dışında, tarım alanlarının büyük bölümü tahıl ekimine ayrılmıştır. Tahıl çeşitleri arasında buğday birinci sırayı alır ve payı Türkiye üretiminin onda birini geçer. Tahıllar arasında arpa ikinci, mercimek üçüncü sıradadır. Türkiye mercimek üretiminin %50den fazlası Güneydoğu Anadolu Bölgesine aittir. Pirinç ekimi, başta Diyarbakır ili olmak üzere sulama olanağı bulunan kesimlerde dağınık olarak sürdürülmektedir. Bölgenin kaderini değiştiren GAP kapsamında bazı ovalarda sulu tarıma geçilmiş ve sanayi bitkileri ekimine hız verilmiştir. Nitekim pamuk üretiminde bölge ovalarında, özellikle Şanlıurfanın güneyinden Suriye sınırına doğru genişleyen Harran Ovasında büyük bir patlama yaşanmaktadır. Yörenin en kaliteli pamuğu burada yetişmektedir. Sanayi bitkileri arasında önemli bir yeri olan tütün ise Adıyaman, Siirt ve Diyarbakır yöresinde ekilmekte ve bu illerde "Şark Tipi" denilen değerli bir tütün türü yetiştirilmektedir. Gaziantep yöresinde üzümün yanısıra zeytin ve antepfıstığı da önemli ürünlerdendir. Adıyaman ve Siirt yörelerinde de antepfıstığı yetiştirilir. Özellikle Siirtin iri taneli antepfıstığı çok lezzetlidir. Bölgenin en önemli yeraltı zenginliği petroldür. Raman, Garzan ve Kahta çevresinde üretilen ham petrolün bir bölümü, bölgenin en önemli sanayi kuruluşlarından olan Batman Rafinerisinde arıtılır. Bir bölümü de boru hatlarıyla Akdeniz bölgesindeki dolum tesislerine taşınarak tankerlerle diğer bölgelere nakledilir.Güneydoğu Anadolu Bölgesinin sanayi yönünden en önemli ili Gazianteptir. Tekstil, makina ve gıda sanayii oldukça gelişmiştir. Sanayisi gelişmekte olan Diyarbakır, Mardin ve Şanlıurfada ise çimento, gıda, madeni eşya ve tarım aletleri gibi sanayi kolları ağırlıktadır.
|
|
|
|
|
|
|
Bugün 172 ziyaretçikişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|
|